DİĞER
"Keegan çok kuvvetli duyguları, yaşamın çok temel gerçeklerini, gayet yalın ve çıplak ifade edebilen bir yazar. Masal öğelerini de bu nedenle kullanıyor ve romanlarının son yıllarda büyük ilgi görmesinin başlıca nedeni bu diye düşünüyorum. Büyüklere masallar yazan ama son derece gerçekçi masallar yazan birisi."
"Bozkurt’un öykülerinde tedirgin, ne yapacağını tam bilemeyen, daha çok bir şeyler yapmaya sürüklenmiş öykü kişileri hiç az değil. Hikâyeleri de, onların ağzından anlatılmadığında bile, ilk anda neler olup bittiğini kestirebileceğimiz netlikte değil – öykülerin kurguları sorular, boşluklar, belirsizliklerle ilerliyor. Bu kişilerle hikâyelerinin anlatımı arasında bir uyum var."
K24'te Ağustos ayının ilk vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Hatırlamak sadece doğal olarak yaşanan bir şey değildir, bilinçli bir çabayı ya da bakışı da gerektirir. Proust’vari bir bilinç akışını tetikleyebilecek ‘doğal’ bir hatırlama silsilesi mümkündür, ama insanın bazen de hatırlamayı hatırlaması, bakışı yoğunlaştırması da gerekir."
"İnatçı, küçük ama her cadı gibi bilmiş –hatta zaman zaman fazlasıyla kendini beğenmiş– ama hızlı öğrenen, empati kurabilen, akıllı ve hepsinden önemlisi, iyi bir cadı Şeroks. Onunla 20 yıl önce tanıştık..."
Adania Shibli’nin küçük ayrıntılarla ördüğü kısa romanı bir odaklanma şaheseri, sakin ve kahredici bir zulüm anlatısı.
"Silme, yok sayma ve en nihayet yok etme dilden ve dil aracılığıyla başlar. Öznenin deneyimlediği, bu öncelikle dil boyutunda gerçekleşen yersiz yurtsuzluk ve bunu takip eden çoklu kayıplar dilin ihanetiyle baş verir."
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Pınar Kür kurguya büyük önem veren ve bunu ilk kitabından başlayarak ustalıkla başaran bir yazar olmakla birlikte, kendini kurgunun arkasına fazlasıyla saklayan bir yazar değildir. Özellikle romanlarında hemen her zaman kendi akranı diyebileceğimiz kişileri yazar. Bu da onun kendi kuşağının dönümlerini tam zamanında yakalamasına yarar."
"Konuşulanlar kadar konuşulmayanların da biçimlendirdiği, özünü ve merkezini sürekli kaydırdığı, dönüştürdüğü bir hakikat söz konusu. Ege’nin iki yakasında hakiki bir yüzleşmeye yüzümüzü dönmek için şöyle de denilebilir: Yunan Cephesi'nde yeni bir şey var! Artık darısı Türk edebiyatının başına!"
"Bilindiğinin tersine feminizm kendi içinde bütünlüklü bir kavram değildir. Kimi zaman ayrışan kimi zaman kesişen, ama çoğunlukla birbirlerini besleyen, dönüştüren farklı feminist gelenekleri vardır. Cümbüş cemaat feminizm! Ama işin güzelliği biraz da burada. Neyse ki hepimize uygun bir feminizm geleneği var."
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık